CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan ve bir grup milletvekili, pamuk üreticilerinin sorunlarının araştırılması amacıyla Meclis araştırma önergesi verdi. TBMM Genel Kurulu’nda önerge üzerinde söz alan Tezcan, maliyetlerde yaşanan artışa ve pamuk ekim alanlarının son 20 yılda azaldığına işaret ederek, “Böyle giderse pamuk eken çiftçi bulamayacaksınız” uyarısı yaptı.
Pamuk hasadının geçen ay itibarıyla tamamlandığını belirten Tezcan, “Ege'de, Akdeniz'de, Türkiye'nin birçok önemli merkezinde çok önemli bir tarımsal ürünümüz. Hasat mevsimi geldi geçti. Normalde olması gereken nedir? Hasat mevsiminden sonra pamuk üreticisinin yüzünün gülmesidir; borçları varsa borçlarını ödeyecek, oğlunu, kızını evlendirecek. Bunun gibi keyifli güzel bir hasat günü ama maalesef bu hasatlar artık mazide kaldı. Bundan sonra, artık pamuk üreticisi için de mısır üreticisi için de buğday üreticisi için de ne yazık ki hasat şenliğini yaşamak -hepsi için- hayal oldu. Bakın, niye böyle? Bu sene hesapladılar, ziraat odaları hesaplarını çıkardı. Pamuk üreticisine pamuğun kilo maliyeti 34 lira, maliyet 34 lira. Çiftçinin zarar etmemesi için satışın ne olması lazım? En az 34 lira olması lazım” dedi.
“ÇİFTÇİ NASIL HASAT ŞENLİĞİ YAPSIN?”
Buna karşın ortalama satışın 25 lira olduğunu söyleyen Tezcan, şunları söyledi: “Bugünlerde 22-23 lira civarında ama ortalaması sezona vurduğumuzda 25 liraya yani kafadan 9 lira zarar, kafadan 9 lira zarar. Bu zararı karşılamak için ne lazım? Çiftçiye destek vermek lazım. Prim desteği ne kadar? 160 kuruş. Şaka yapmıyorum, 1 lira 60 kuruş. 10 lira zararda olan çiftçiye Hükûmetin reva gördüğü prim 1 lira 60 kuruş. Ya, bu çiftçi nasıl hasat şenliği yapsın? Nasıl pamuk eksin? Nasıl üretsin? Pirimin en az 9-10 lira olması lazım ki çiftçi, pamuk üreticisi zarardan kurtulsun.”
“TARLAYA ADIM ATACAK ÇİFTÇİ BULAMAYACAKSINIZ”
Türkiye’nin dünyadan her sene 1 milyon ton pamuk ithal ettiğini aktaran Tezcan, “Kaç lira para ödüyoruz buna, biliyor musunuz? Dolar bazında, her sene 1 milyon ton pamuğa 32 milyar dolar bugüne kadar, 2004 yılından bu yana para ödemişiz. Ya, çiftçimize 10 lira kilo farkı prim vermekten kaçarken milyarlarca doları Amerika, Brezilya, Yunanistan çiftçisinin cebine koymuşuz. Bu, nasıl bir üretim planlaması; bu, nasıl çiftçiye destek; bu, nasıl tarıma destek? Ha, bunun sonucu ne? Bunun sonucu belli. Ne yapacak çiftçi? Zarar ediyorsa ekimi bırakacak. Bakın, sadece Aydın'da 2004 yılından bu yana 20 bin hektar pamuk ekiminden vazgeçmiş çiftçi. 66 bin hektarmış 2004 yılında pamuk ekilen alan, bugün, 2024 yılında 46 bin hektara düşmüş; ekmiyor çiftçi. Niye? Çünkü zarar ediyor. Bakın, böyle giderse pamuk eken çiftçi bulamayacaksınız, Aydın'da tarlaya adım atan çiftçi bulamayacaksınız; Türkiye'de tarımsal üretim yapacak kimseyi bulamayacaksınız” görüşlerini dile getirdi.
“YAZIKLAR OLSUN…”
Söke Ziraat Odası Başkanı Mustafa Tanyeri ile yaptığı görüşmeyi anlatan Tezcan, şöyle konuştu: “Bakın, Söke Ziraat Odası Başkanı iki gün önce feryat ediyor. Bir taraftan, maliyeti karşılayamıyorlar, perişan olmuş, üstüne üstlük bir de kuraklık gelmiş, binmiş, sulamayla ilgili sıkıntı yaşamışlar. Bu sene sulamada sıkıntı yaşadıkları için ilave, yüzde 50 verim düşmüş, zararları 2'ye katlanmış. Söke Ziraat Odası Başkanı Mustafa Tanyeri gümbür gümbür feryat ediyor her yerde: ‘1 milyar zararı var Söke çiftçisinin, 1 milyar zararı’ diyor. Geçen sene 1 milyar 300 milyonken çiftçinin geliri bu sene 300 milyona düşmüş, şaka değil ya; 1 milyar zarar hem de 1 milyar 300 milyondan 300 milyona düşmüş. Hangi vicdan böyle bir şeye kayıtsız kalmayı kabul eder? Hangi vicdan bu çiftçiye dönüp de bu muameleyi reva görür? Yazıklar olsun.”